Bundan iki gün öncesine kadar, biri bana web sitemde bir marka ya da firma hakkında kötü yorum yapacağımı söylese, asla inanmazdım. Pegasus felaketi bunu değiştirdi. Normal şartlarda tamamen pozitife yöneldiğim bu platformda ilk defa bir rezaleti konuşacağız.

Ben sitem üzerinde daha önce Pegasus’un uygun fiyatları ve kampanyaları hakkında yazmış, promote etmiş bir seyahat severim. Çevremde herkes Türk Hava Yolları’nı överken, ben Pegasus’un fiyat performans dengesini konuşmuş biriyim. Ama 27.12.2019 tarihinde, insanların neden gerekirse üç katını ödeyip başka firmalar tercih ettiğini anladım.

Saygı yok, bilgi yok, hizmet sektörü ile alakaları yok.

27.12.2019 tarihinde İstanbul Sabiha-Atina arası bir uçuşum vardı. Eşim ve ben alışveriş yaparız düşüncesiyle havaalanına erken gittik. Biletimizi kestireceğimiz esnada görevlinin “bu oturum iznini sordurmamız gerekecek” açıklamasıyla 1 saatlik kabus başlamış oldu. Doğaldır, sordurun tabi dedik. Whatsapp ve telefonla denemelerine rağmen vize kontrol görevlisinin talebe cevap vermesi yarım saat sürdü. Kendisi oldukça ulaşılmaz biri. Resmen rezillik diye düşünürken asıl saçmalık başladı. Vize görevlisinin cevabı “bu pasaportta son altı ayda giriş çıkış damgası yok, yolcu uçamaz”

“Arkadaşım ben 4 seneye yakındır Yunanistan’da yaşıyorum. Oturum izninde böyle bir ay sınırlaması yok. Bakın benim damgamı gümrük polisi buraya vurdu”diye elimdeki yunan polisi tarafından verilmiş damgalı belgeyi gösteriyorum. Ama yok! Bilgisiz, gereken eğitimi alamamış vize görevlisi ve kontuar çalışanı beni supervisor bir kadına yönlendirdi.

Süpervisor olarak görev yapan kadın hayatından inanılmaz seviyede nefret ediyor olucak ki, inanılmaz bitkin bir suratla yüzüme bile bakmadan “ben bilemiyorum, vize kontrolu arayalım” gibi işlemlerin tekrarı dışında sonucu olmayan bir yola girdi. Özgür bey’le bir konuşun dendi. Belki bilgili biridir umuduyla arayıp bulduğum Özgür bey’de bulduğum tek şey aynı bitkinlik ve umarsızlıktı.

Kendisine firmalarının yasal olmayan sebeplerden uçuşumu iptal ediyor olduğunu açıklama çalıştım. Yunan hükümetinin bana verdiği oturma iznini Türkiye’de nasıl olur geçersiz görebileceklerini sordum. Ve elimde bana gümrükten basılmış olan “23.12.2019 “yunanistan çıkışı” damgası varken.. Yani dört günlüğüne gelmişim evime dönüyorum. “BIRAKIN BENI” diye bağırmak istedim. Karşımda duvar gibi duran çalışanlar beni dinlemeyi çoktan bırakmıştı.

Pegasus müşteri hizmetleri beni aradığında bana “belge eksikliği” dedi. Peki ya siz beni 4 senedir her seferinde eve gönderirken belge ihlali mi yaptınız yani? Müşteri hizmetlerinin görevi firmanın verdiği bilgiyi müşteriye yedirmektir. Bu böyle bilirim çünkü ben de çalıştım bir süre müşteri hizmetleri görevlisi olarak. Bu insanlardan bir sonuç alamayacağım belliydi.

Sonuç olarak bu paylaşımı Pegasus’un “giremezsiniz” dediği Yunanistan’dan yazıyorum. Olayın üstünden tam iki gün bile geçmemişken.. 17 saatlik bir otobüs yolculuğuna mecbur kalarak geldiğim Atina’dan.. Pegasus’un kabul etmeyip bana ve eşime hayatımızın stresini yaşattığı o belgeye, gümrük polisi beş saniye bile incelemeden geçiş verdikten 1 gün sonra..

Atina’da yaşayan ve aynı belgeye sahip yüzlerce Türk var. Her sene bu yüzlerce Türk fiyatlar sebebiyle Pegasus’u tercih ediyor. Ve ben başıma gelenleri oldukça yüksek sesle bağıracağım ki, kimse benim yaşadığımı yaşamasın. Bu oturumla bu firmayı kullanıp benim çektiğim eziyeti çekmesin.

Böyle negatif bir paylaşımı yapmak zorunda kalmak, hem de hayatım boyunca Avrupa’sından Mısır’ına kadar gittiğim her yerde tercih etmiş olduğum firma hakkında.. Bir daha asla tercih etmeyeceğim, yaşattığınız şey için, içim asla soğumayacak Pegasus.