Doğayı ve kendinizi dinlemek için çok iyi manzaralar, çok temiz bir hava, Bozcaada

Sezonunda giderseniz eşsiz güzellikte plajlarının, cıvıl cıvıl etrafın tadını çıkarırsınız. Ama sezon dışı gidersenizde en güzel şaraplar, sabah pastanede sıcak sıcak çıkan poğaçalar sizin! Yani yazın ayrı, kışın ayrı güzel bu ada.

Git diyorsunda, nasıl gidiliyor bu adaya diyorsanız

İki seçeneğiniz var; Yaşadığınız şehirden İzmir yoluna bağlandığınızda tabelalar sizi Geyikli iskelesine yönlendirecektir. Bu iskeleden feribotla adaya geçebilirsiniz. Arabayla feribot geçiş ücreti 58 tl. Bir diğer ulaşım yolu ise Otobüsle ulaştığınız Çanakkale otogarından Geyikli dolmuşlarına 10 tl karşılığında atlayıp, yol üstündeki mükemmel manzaraların tadını çıkara çıkara iskeleye ulaşmak. Kişi başı feribot ücretleri tam 6 tl , öğrenci 3tl. 

Feribot yarım saat sürüyor, saatleri sezona ve yogunluga göre değişiyor tabiki. Bu sebeple saatleri önceden kontrol etmenizi öneririm. Adaya vardığınızda Bozcaada Kalesi bütün güzelliğiyle karşınızda oluyor. Derin bir nefes çekiyorsunuz. Şehirliyseniz başınız dönebilir çünkü hava inanılmaz temiz!
Adada neler yapabileceğiniz biraz tercih meselesi, biraz beklenti.

 Tabiki yaz sezonda Bozcaada en çok ziyaretçisini dillere destan Ayazma plajı sayesinde topluyor. Etrafı cafelerle dolu olan bu plajda kum taneleri ince küçük altın parçaları gibi. İnsanı gerçekten büyülüyor. Ve su o kadar temiz ki, çıkmak istemiyorsunuz. Ama şunu belirtmeliyim ki sezonda bile su oldukça soğuk. Ayazma’ya ulaşabilmek için 3,5 tl karşılığında minibüse binebilirsiniz. Fakat eğer kış sezonuysa, taksi kullanmak durumunda kalacaksınız çünkü minibüsler sadece yazın çalışıyor.


Ayazma’nın berrak sularında yüzdünüz yüzdünüz yoruldunuz ne yicem ben şimdi! dediniz

Hoop plajın dibindeki “Vahit’in Yeri“ne! Deniz ürünlerinde yok yok! Yanınada soğuk bir bira açtırdınız mı tamamdır. Saatler akıp geçer farketmezsiniz bile.

Herşey deniz kum güneş değil tabiki atlıyorsunuz geldiğiniz minibüse, doğru merkeze. Rum mahallesinin sokakları o küçük şirin evler, bahçe ve ev dekorasyonları inanılmaz. Fotoğrafçılar için bir cennet. Ama iddia ediyorum, en alakam yok diyen insana bile bir iki fotoğraf çektirir bu sokaklar ve evler.

Ayrıca ister taksi kullanmamak için, ister zevk için adada motor ve bisiklet kiralayabilirsiniz. Ve tabiki bu huzurlu adada bisiklet ya da motorla gezmek oldukça hoş bir seçenek. Tabii Bozcaada’yı kafanızda küçük olarak hayal etmeyin. Bu ada Türkiye’nin en büyük 3. adası ve oldukça büyük. Bu yüzden adanın her köşesini görmek istiyorsanız taksi yada motor, bisikletten daha iyi bir seçenek olacaktır.

Konaklama için konuşacak olursam evet ucuza pansiyon odası bulmak mümkün. Ama bodrumdaki gibi günlük 50 tlye oda bulamazsınız. Bozcaada’nın en düz pansiyonu bile konsept pansiyon. Sanırım fiyatların biraz bununla alakası olabilir. Ama sebebi çoğunlukla kışın doğru düzgün hiç bir gelirleri olmaması. İyi kötü ortalama bir odada kalmak 100 tl den başlıyor. Bu fiyat 400ü buluyor tabi zevke göre. Bu açıdan sanırım uzun bir tatil için herkese uygun olmayabilir.

 

 

 

 

 

Adadaki şarap çeşitliliği inanılmaz, esnafta iyi anlıyor ve bu konuda uzun sohbetlere dalabiliyorsunuz. Oldukça ucuza oldukça lezzetli şaraplar tadabilirsiniz bu küçük cennette. Manzaraya karşı sessizce bir köşede çekilip içeceğim diyorsanız şarap dükkanları mevcut, yok ben oturup bir yerde içeceğim diyorsanızda inanılmaz güzel atmosferde restaurantlar var. Şarap fabrikaları sizleri kokularıyla çekecektir. Buralarda tadım yapabilirsiniz.


Sessiz sakin bir kaçamak, temiz hava, berrak sular için ideal bir rota. Şehirden kaçmak için yakın ve oldukça iyi bir seçenek. Haftasonu kaçamakları için ideal bir ada, Bozcaada. Bir kere gitmekle kalmayacağınıza eminim.